ERKEKLERDE CİNSEL FONKSİYON BOZUKLUKLARI
Erkeklerde cinsel fonksiyon bozukluğu, cinsel fonksiyonun istek, uyarılma, boşalma ve orgazm aşamalarında anormalliğin olmasıdır. Cinsel fonksiyonun ilk aşamaları normal olmadığında, ileri aşamalar gerçekleşmez veya olumsuz etkilenir. Örneğin cinsel istek azlığı varsa ereksiyon ve boşalmanın da sorunlu olacağı beklenmelidir.
Cinsel fonksiyon bozukluklarında sınıflama:
1. Cinsel istek bozukları
2. Cinsel uyarılma bozukları
3. Boşalma ve orgazm bozuklukları
CİNSEL FONKSİYON BOZUKLUĞU RİSKİ OLUŞTURABİLEN DURUMLAR
- Cinsel istek, yaşamın doğal seyrinde herhangi bir beklenti olmaksızın oluşur. Cinsellikle ilgili beklentiler cinselliği olumsuz etkiler. Örneğin cinsel istek şartların uygunluğunda kendiliğinden oluşur. Ereksiyon oluşması için cinselliği uyaran bir faktör ve uyarılma olmalı. Ereksiyon olsun diye beklentiye girmek ereksiyonun oluşmasını olumsuz etkiler.
- Cinselliğin ruhsal boyutunun ihmal edilerek bedensel değişikliklerin ve hazzın ön plana çıkartılması önemli bir risktir. Cinsel eylem, sevgi ifadeleri ve davranışlarının ardından gelir.
- Cinsellik konusundaki yanlış kanaatler cinsel fonksiyon bozukluğu için risk oluşturur.
- Cinsel bozuklukların fazlaca gündeme getirilmesi, endişeye neden olabilir. Örneğin yaşlandım, yaşlılarda sorunlar başlayabilir düşüncesi bile risk oluşturur.
- Pornografik medyada cinsel yaşantıların abartılı olarak anlatılmaktadır. İnsanların kendisini ve eşini başkalarıyla kıyaslama alışkanlığı gerçekçi olmayan beklentilere ve tatminsizliğe yol açarak cinsel fonksiyon bozukluğu ihtimalini artırır.
- Evlilik sorunları ve çatışmaları cinsel fonksiyon bozukluğu için risktir. Kızgınlık ve kırgınlık duyguları eşle cinsel hazzı paylaşma arzusunu azaltır.
- Eşe karşı ilgi kaybı cinsel fonksiyonlara yansır. Bu durum erkeğin haksız yargılarından olabileceği gibi kadının bakımı, eşe ilgisinden de kaynaklanabilir.
- Psikiyatrik rahatsızlıklar, bu nedenle kullanılan ilaçlar cinsel fonksiyonu etkiler.
- Stres, üzüntü, iş sorunları, yorgunluk durumunda cinsel isteğin azalması ve diğer cinsel sorunlar olabilir ki bu durumları normal karşılamak gerekir.
- Eşini memnun edememe kaygısı bazı erkeklerde sorun kaynağı olabilir. Özellikle kadının memnuniyetsizliğini belirtmesi durumunda bu kaygı çok daha fazla olmaktadır.
ERKEĞİN CİNSEL FONKSİYON BOZUKLUKLARININ SIKLIĞI
Köyde oturanlarda, düşük sosyoekonomik ve eğitim düzeyindeki insanlarda, modern toplumlarda ve eğitim düzeyi yüksek insanlarda yani her kültürde ve sosyal seviyedeki insanlarda cinsel fonksiyon bozuklukları görülebilir. Bunlardan hangi guruplarda cinsel fonksiyon bozukluğu sık görülmektedir sorusu kolay cevaplanamaz.
Doğal yaşamın olduğu, cinselliği abartılı değil de yaşamın bir parçası olarak gören toplumlarda, modern toplumlara göre daha az sorun yaşanmaktadır. Modern toplumlarda sorunlar daha kolay anlatabilmekte, problemlerinin çözümü için daha fazla yardım istenebilmektedir.
Erkeklerdeki cinsel sorunların sıklığı hakkında kesin bilgiler vermek zordur. Bunun bir nedeni, rahatsızlıkların birçoğunun açıklanamama nedeniyle gizli kalması, bir diğer nedeni de bazı sorunların göreceli olmasıdır. Örneğin erkeklere erken boşalma olup olmadığı şeklinde bir soru sorulursa, erkeklerin %60-70’inin bu durumdan şikayetçi olduğu görülür. Ancak detaylandırılırsa bunların büyük kısmında, gerçekten erken boşalma olmadığı ortaya çıkar. Çünkü erkekler, boşalma konusunda çok abartılı düşüncelere sahiptirler. Normal olmayan beklentiler, erkeğin kendini anormal hissetmesine neden olmaktadır.
Cinsel fonksiyon bozukluklarının tümü dikkate alındığında, erkeklerin büyük kısmının, hayatının belli bir döneminde cinsellikle ilgili problemler yaşadığı söylenebilir.
Cinsel istek azlığı, orgazm bozuklukları ve erken boşalma bir yana bırakıldığında cinsel ilişkinin gerçekleşmemesine neden olan şiddetli ereksiyon bozukluğunun erkeklerin %10’unu etkilediği bildirilmektedir (Eardley ve Sethia). Yaşları 40-70 arasında değişen 1290 erkek üzerinde yapılan bir araştırmada, erkeklerin %9.6’sında tam, %25.2 sinde orta derecede, %17.2’sinde ise hafif derecede iktidarsızlık olduğu tespit edilmiştir (Feldman). Aynı çalışmada, 40 yaşındaki erkeklerde tam iktidarsızlığın oranı %5.1 iken, 70 yaşındaki erkeklerde % 15 olduğu bildirilmiştir. Ülkemizde Türk Androloji Derneği tarafından yapılan çalışmada 40 yaş üstü erkeklerde ereksiyon bozukluğunun %69.2 olduğu, bunların %33.2 si hafif, %27.5 i orta %8.5 i şiddetli bozukluk olduğu bildirilmiştir (Akkuş).
ŞÜPHECİLİK BİR HASTALIKTIR
Cinsel konularında şüphecilik, bir şey mi var acaba endişeleri, kuruntular cinsel fonksiyonu ve yaşamı olumsuz Şüphecilik başladı mı, ardı arkası kesilmeyen soru işaretleri, insanın beynini kurcalar durur. Kişinin normal olan vücut yapısını anormal olarak düşünmesi, iki açıdan sorun oluşturur. Birincisi, hastalık hissinin oluşturduğu psikolojik gerilim, diğeri ise psikolojik etki ile vücut fonksiyonlarının gerçekten aksaması ve bozulmasıdır.
Hastalık korkusuyla veya gelecekte meydana gelme ihtimali olan olumsuzlukları düşünerek ve bunların endişesiyle yaşamak gerçekten de zor bir durumdur. Ortada hiç bir şey yokken veya olma ihtimali çok küçük problemler yüzünden yaşanan günün ziyan edilmesi gerçekten de büyük bir kayıptır.
Şüpheci kişilerin sorunlarını çözmek, normal hastalardan daha zordur. Sorunları çözülse de daha sonra, endişe duyacakları yapay bir sorunu bulmakta güçlük çekmemektedirler. Bazıları da gittikleri hekime inanmakta güçlük çekerler. Yine de bu kişilere yapılabilecek tavsiye, anormallik hissettiklerinde konunun uzmanı bir hekime gitmeleri ve tavsiyelerine inanmalarıdır.
RUHSAL MI, BEDENSEL Mİ?
Vücuttaki organ ve sistemlerin işleyişlerinin bozulması, organlardaki bir hastalığa ya da hasara bağlı olarak ortaya çıkabildiği gibi, bedensel hiç bir anormallik olmaksızın da meydana gelebilmektedir. Birinci tip bozukluğa bedensel (organik) ikinci tip bozukluğa ruhsal (psikojenik) bozukluk denilmektedir.
Cinsel fonksiyonlar da hem ruhsal hem de bedensel yönden bozulabilir. Tüm cinsel fonksiyon bozuklukları göz önüne alınırsa, sebeplerin daha çok psikojenik kökenli olduğu görülür. İktidarsızlık veya ereksiyon bozukluğu olarak da adlandırılan penisin sertleşme bozuklukları, gençlerde genellikle ruhsal kaynaklı olurken, yaşlılarda, cinsel fizyolojiyi etkileyen hastalıklarda, ve ameliyatlarda daha çok bedenseldir.
Bedensel cinsel fonksiyon bozukluklarında, sonradan ruhsal faktörler de işe karışarak, problemi ağırlaştırmaktadır. Böylece, her tür cinsel problemde, kimi kez başlatıcı, kimi kez de sonuç olarak, kişinin ruhsal durumu olumsuz yönde olaya katılmaktadır.
CİNSEL İSTEK BOZUKLUKLARI
Erkeklerde cinsel istek ile ilgili sorunlar, kadınlara göre daha seyrek olmakla beraber, ortaya çıkınca daha büyük sorunlar oluşturmaktadır.
Testosteron hormonu, genel sağlık ve ruhsal durum ve içinde bulunulan şartlar, değerler ve düşünceler erkeğin cinsel istek düzeyini belirler. Erkeğin kaç günde bir cinsel istek duyması gerektiği konusunda kesin bir kural yoktur. Şartların uygun olması durumunda her gün isteklilik, aksi durumlarda günlerce isteksizlik normaldir.
Erkeklerde cinsel istek bozuklukları iki şekilde karşımıza çıkar:
1- Cinsel istekte azalma
2- Cinsellikten tiksinti
Cinsel İstekte Azalma
Cinsel istek, beklenerek veya istenerek oluşan bir şey değildir. Normal şartlarda fizyolojik olarak kendiliğinden ortaya çıkar. Şartlara göre artıp azalır, eyleme dönüşür veya baskılanır. Bazı erkekler okudukları veya arkadaş sohbetlerinde duydukları ile kendilerinin cinsel yönden isteksiz olduklarına karar vermekte, böylece cinsel istek için beklentiye girmekte ve gün saymaya başlamaktadırlar. Böyle bir cinsel istek beklentisi de problemlerin başlangıcını oluşturabilmektedir.
Tıbbi kriterlere göre cinsel istek bozukluğu, sürekli veya tekrarlayıcı bir biçimde cinsel eylemde bulunma isteğinde azalma veya hiç olmamasıdır. Cinsel istek azlığı bazen sadece eşe karşı olur. Diğer cinsel aktivitelere veya kadınlara karşı istek devam edebilir.
Cinsel isteksizlik bazı durumunda gençliğin başlangıcından beri vardır. Bazen de sonradan ortaya çıkar. Gençliğin başlangıcından beri olan cinsel isteksizlik durumunda hormonal bozukluklar, psikiyatrik sorunlar, cinsel travmalar, cinsel yönelim sorunları gibi daha ciddi nedenler akla gelmelidir.
Cinsel istek azalmasının sebepleri:
- Yorgunluk, stres, aşırı çalışma, iş hayatının zorlukları ve işle ilgili problemler gündelik yaşamda erkeğin enerjisini tüketerek cinsel isteğin azalmasına neden olurlar. Bu durumlarda erkek, cinsellik yerine dinlenmeyi tercih edecektir.
- Erkek sertleşme sorunlarını cinsel isteksizlik şeklinde yansıtılmaktadır. Serleşme problemi nedeniyle zevk yerine endişe ve sıkıntı kaynağı olmuş cinsel denemelerden sonra, erkekler yine başarısız olacağı endişesiyle cinsel ilişkiden kaçmaya başlar. Erkek istekli olmasına rağmen, cinsel isteğim yok diye yakınır. Zamanla, erkeğin cinsel isteği gerçekten kaybolabilir.
- Psikiyatrik hastalıklar cinsel istek azlığının önemli bir nedenidir. Hastalık yanında bu hastalıklarda kullanılan ilaçlar da cinsel istekte azalmaya neden olabilmektedir.
- Genel sağlık durumundaki bozukluklar, hastalık ve nekahat dönemlerinde cinsel istek azalır.
- Erkeklik hormonunun azalmasına neden olan hastalıklar, ilaçlar ve bazı hormon bozuklukları cinsel isteksizliğe neden olabilir.
- Kadının cinselliğe olumsuz yaklaşımı ve isteksizliği zamanla eşini de etkileyerek erkeğin cinsel isteğini azaltır. Keza erkeğin eşi ile olan iletişim bozuklukları ve geçimsizlikleri de benzer etki yapabilir.
Cinsel Tiksinti Bozuklukları
Tiksinti duygusu bir dereceye kadar normal kabul edilebilir. Ancak aşırı derecede olması veya tiksinti oluşturmayacak şeylere karşı da tiksinti duyulması, önemli sorunlara neden olabilmektedir.
Tıbbi tanımıyla, cinsel tiksinti bozukluğu, sürekli olarak veya tekrarlayıcı bir biçimde eşle cinsel ilişki kurmaktan aşırı tiksinti duyma ve ilişkiden kaçınmadır. Tiksinti bozukluğu sadece eşe karşı olabilir ya da tüm kadınlara karşı olabilir.
Cinsel tiksinti bozukluklarının sebepleri:
- Bazı ruhsal hastalıklarda anormal tiksinti duyguları ortaya çıkabilmektedir. Bu tip hastalar, sadece cinselliğe değil, başka birçok şeye karşı da benzer duygular içindedirler.
- Çocukluktaki yetiştirilme tarzı, tiksinti bozukluklarına sebep olabilmektedir. Ebeveynlerin, cinsel bölge ve organları pis-kötü olarak nitelemeleri, cinsel organlarına dokunan çocukları cezalandırmaları bu duyguların oluşma nedenlerindendir.
- Çocukluk ve ergenlik döneminde maruz kalınan cinsel istismar ve tecavüz olayları da erişkinlikte cinsel tiksinti bozukluğuna neden olabilir.
CİNSEL UYARILMA BOZUKLUKLARI (İKTİDARSIZLIK)
Peniste serleşme olmaması, iktidarsızlık, impotans, güçsüzlük, ereksiyon bozukluğu aynı sorunu tanımlamakta kullanılan kelimelerdir.
Tıbbi tanıma göre, iktidarsızlık, sürekli olarak veya tekrarlayıcı biçimde sertleşmeyi sağlayamama veya sürdürememedir. Başka bir tanımda son 6 aydır cinsel ilişki için sertleşmeyi sağlayamama veya sürdürememedir.
İktidarsızlığın Sınıflandırılması
İktidarsızlık, olayın sebebine göre üç ana gruba ayrılmaktadır.
1-Organik iktidarsızlık: Penisin sertleşmesinde rol oynayan dokuların ve sistemlerin herhangi birinin hastalık, kaza ve ameliyat gibi nedenlerle hasara uğraması sonucu oluşan iktidarsızlıktır. Buna bedensel iktidarsızlık da denilmektedir.
2-Psikojenik iktidarsızlık: Vücut dokularında bir anormallik olmamasına rağmen, ruhsal nedenlerle penis sertleşmesinin bozulmasıdır. Buna ruhsal iktidarsızlık da denilmektedir.
3-Kombine (Mikst) iktidarsızlık: Kişide hafif derecede organik iktidarsızlık vardır ancak psikojenik sebeplerle sorun ağırlaşmaktadır.
Psikojenik ve organik iktidarsızlığın tedavi yöntemleri tamamen farklıdır. Bu nedenle, rahatsızlık durumunda organik ve psikojenik ayrımının yapılması önemlidir.
PSİKOJENİK İKTİDARSIZLIK
Psikojenik iktidarsızlık, penis sertleşmesi ile ilgili yapılar ve mekanizmalar normal olmasına rağmen, penis serleşmesinin sağlanamaması veya sürdürülememesidir.
Psikojenik İktidarsızlığın Sebepleri
1- Psikojenik iktidarsızlığa eğilimi arttıran sebepler:
Cinselliği kötü, kirli bir iş olarak gören düşünce tarzı
Cinsel istismar ve tecavüz gibi travmatik cinsel olaylar
Yetersiz cinsel bilgi erkekte gerçekçi olmayan beklentileri oluşturup iktidarsızlığa eğilimi arttırır
Eşlerin cinsellik dışı ilişkilerinin bozulma
Günlük hayattaki yoğun iş temposu, stresli ortam, mesleki ve maddi problemler
Kuruntulu, şüpheci, heyecanlı, kendine güvensiz kişilik yapısı
2-Psikojenik iktidarsızlığı başlatan sebepler:
Cinsellik dışı hastalıklar ve ameliyatlar
Yaşlanma
Kaçak aşk-zina
Cinsellikle ilgili gerçekçi olmayan beklentiler
Ruhsal hastalıklar
3- Psikojenik iktidarsızlığı devam ettiren sebepler:
Başaramama korkusu
Kendini kontrol
Eş ile iletişim bozukluğu
Balayı İktıdarsızlığı
Evliliğin ilk günlerinde ortaya çıkan erkek iktidarsızlığına balayı iktidarsızlığı denilmektedir. Bu bir tür psikojenik iktidarsızlıktır.
Balayı İktidarsızlığının Sebepleri
1-Erkeğe ait sebepler:
Aşırı heyecan ve kendine güvensizlik
İlk gecede erkekte cinsel uyarılmanın çok fazla olması, erken boşalma
2-Kadına ait sebepler:
Kadının korkusu ile kendini rahat bırakmaması
3-Çevreye ait sebepler:
İlk gecede cinsel ilişki olmasını şart gören beklenti ile yakınların sorgulamaları
Törenlerdeki aşırı yorgunluk
Psikojenik İktidarsızlıkta Tedavi
Psikojenik iktidarsızlıkta tedavi bazen çok kolay, bazen de çok zordur. Bazen cinsel fizyolojinin anlatılması, vücudunda bir eksikliğinin olmadığının izah edilmesi sorunu tamamen çözebilir. Ruhsal sorunları olan, sürekli vücudunu kontrol eden şüpheci kişilerde ve eşi ile iletişimsiz, sevgi, saygı ve güven problemleri olanlarda tedavi daha zordur.
Psikojenik iktidarsızlıkta sorunun tam olarak mahiyetine, sebep olan faktörlere, cinsellikle ilgili bilgi seviyesine, yanlış kanaatlerin olup olmadığına ve hastanın içinde bulunduğu şartlara göre tedavi planlanır.
- Kendisinde mevcut olan rahatsızlığın, birçok erkekte olabildiği ve tedavisinin mümkün olduğu vurgulanır.
- Cinsel fizyolojinin genel hatları ile izahı yapılır. Bu yolla hastada mevcut yanlış bilgiler ve gerçekçi olmayan beklentiler ortadan kaldırılmaya çalışılır.
- Erkeğin kendine güven kazanması için çalışılır. Güvensizliğin en büyük nedenlerinden biri, kişinin kendi vücudunda bir eksikliğin olduğunu düşünmesidir. Gerekirse bazı iktidarsızlık testlerinden de yararlanılarak erkeğe, yapı olarak normal olduğu, vücudunda hiç bir eksikliğin bulunmadığı ve sorunun ruhsal olduğu anlatılır. Bu aşamada iki özelliğe dikkat edilmelidir. Sorunun ruhsal olduğunun belirtilmesi bazı erkeklerde tepki oluşturur. “Benim ruhsal sorunum yok.” tarzında tepki gösteren kişiye rahatsızlığının ruhsal olmasının kendisinde bir akıl-ruh hastalığı olduğu anlamına gelmediği anlatılır. Cinsel ilişki sırasında heyecanlanma, cinsel ilişkiyi başaramama korkusu, penis sertleşmesini beklemek veya bunun için uğraşmak gibi ruhsal durumlarda vücutta yapı olarak her hangi bir anormallik olmamasına rağmen iktidarsızlığın oluşabileceği belirtilir.
- Erkek iktidarsızlığının çözümünde, eşinin tedaviye katkısı sağlanmalı, aile yakınları ile ilgili sorunlar varsa bunlar giderilmelidir. Eşin tedaviye katılması birçok yönden faydalıdır. Kadın da problemden birinci derecede etkilenir. Sorunun ne olduğunu bilmesi ve tedavisinin yapılabileceğine inanması onu rahatlatacaktır. Bu rahatlama ile eşine daha anlayışlı davranacak ve daha sabırlı olacaktır. Keza erkek iktidarsızlığının ortaya çıkışında, kadının davranışları rol oynuyorsa bunlar açığa çıkacak ve bunları düzeltmek için kadın gayret gösterecektir.
Davranış Tedavisi
Cinsellikte olumsuz duyguların ortadan kaldırılması ve cinselliğin haz veren duygularının algılanabilmesi için davranış tedavisi adlı bir yöntem uygulanmaktadır.
Davranış tedavisi birkaç aşamalıdır. İlk aşamada bir müddet (4-6 hafta) cinsel birleşme yasaklanır. Ancak eşlerin cinsel birleşme olmaksızın cinsel eylemlerde bulunmaları istenir. Tedavinin ikinci aşamasında, cinsel birleşmeye izin verilir. Ancak bu birleşme için zaman tayin edilmez. Cinsel birleşmenin yasak olduğu dönemdeki gibi cinsellik hareketlerine devam edilir. Her şey yolunda ise birleşme denemesinde bulunulur.
İlaç tedavileri
- Sıkıntı, depresyon gibi ruhsal sorunların varlığında bunlara yönelik ilaç tedavileri uygulanabilmektedir. Ancak bu tip ilaçların yan etkileri önemlidir. Hatta bu ilaçların bazıları sıkıntı ve depresyonu ortadan kaldırırken yan etki olarak cinsel fonksiyonda bozukluk oluşturabilirler. Bu nedenle dikkatle ve konu ile ilgili uzmanın kontrolünde kullanılmaları gerekir.
- Psikojenik iktidarsızlığın tedavisinde, erkeklik hormonu olan testosteron içeren ilaçların kullanılması yaygındır. Ancak, hastalarda her hangi bir hormon yetersizliği olmadığından bu ilaçların faydası beklenmemelidir.
- Cinsel gücü arttırıcı bazı bitkisel ilaçlar ve vitaminler, iktidarsızlığın sebebini ortadan kaldırıcı bir etki oluşturmasa da ilaç beklentisinde olan hastalara tavsiye edilebilir.
- Penis sertleşmesini arttırıcı bir ilaçlar (Fosfodiesteraz inhibitörleri, viagra, levitra, cialis ve benzerleri) hemen tüm iktidarsızlık tiplerinde kullanım alanı bulmuştur. Hekim kontrolünde kullanılmalıdır.
ORGANİK İKTİDARSIZLIK
Penisin sertleşmesinde rol oynayan penis dokusu, damarlar, sinirler ve hormonlardaki herhangi bir anormalliğe bağlı olarak ortaya çıkan iktidarsızlığa organik iktidarsızlık denilmektedir. Bu tip iktidarsızlık daha çok orta yaş üzerindeki erkeklerde görülmektedir.
Organik İktidarsızlığın Sebepleri
1-Damar sistemi hastalıkları: Penisin süngerimsi dokusuna kan taşıyan damarlarda daralma veya tıkanmaya yol açan hastalıklar (damar sertliği, tansiyon yüksekliği, ameliyatlar, kazalar) penisin sertleşmesini engelleyebilmektedir.
2-Sinir sistemi hastalıkları: Beyin ve omurilikteki sertleşme ile ilgili merkezlerde bulunan sinir hücrelerinde ve bu merkezlerden penise giden sinir liflerindeki hastalıklar ile ameliyat ve kazalarda bunların zarar görmeleri iktidarsızlığa neden olabilir.
3-Hormon bozuklukları: Yumurtadan salgılanan erkeklik hormonunun (testosteron) miktarının az olması cinsel ilgi ve isteğin azalmasına, dolaylı olarak da sertleşmenin bozulmasına neden olabilir. Vücuttaki diğer hormonların düzensizliklerinde de erkek iktidarsızlığı ihtimali mevcuttur.
4-Penis hastalıkları: Penisin içindeki sertleşmeyi sağlayan süngerimsi dokunun bozulmasına veya elastikiyetinin kaybolmasına yol açan hastalıklar (şeker hastalığı, yaşlılık, priapismus sonrası) iktidarsızlığa sebep olabilir. Bu hastalıklarda hem penisin sertleşmesini sağlayan maddelerin salgılanması hem de elastikiyeti kaybolan dokuya kanın dolması bozulmuştur.
EREKSİYONUN DEĞERLENDİRİLMESİ
1-Uyku testleri
Sağlıklı erkeklerde, gece normal uyku süresince 3-5 kez, her biri 15-20 dakika süren sertleşmeler olmaktadır. Özel geliştirilmiş bazı cihazlarla uykudaki sertleşmelerin özellikleri değerlendirilebilmekte, böylece iktidarsızlığın psikojenik-organik ayırımı yapılabilmektedir.
Psikojenik iktidarsızlıkta, erkeği etkileyen olumsuz duygular uyku sırasında ortadan kalkmış olacağından, yeterli derecede, sürede ve sayıda sertleşme periyotları tespit edilir. Organik iktidarsızlıkta sertleşmeyi sağlayan doku, damar veya sinir hasarı uyku ve uyanıklık sırasında değişmeyeceğinden, uyku testinde anormallik tespit edilir.
2.Kan Testleri
İktidarsızlık araştırmasında kan sayımı, şeker hastalığı yönünden açlık kan şekeri, damar sertliği riski olup olmaması yönünden kan yağları (kolesterol, trigliserid) değerlendirilir. Karaciğer ve böbreğin temel fonksiyon testlerine bakılır.
Hormonal bir anormallikten şüpheleniliyorsa, kan hormon düzeyleri (testosteron, prolaktin, östrojen) ölçülür. Bunlarda anormallik tespit edilirse daha ileri düzeyde hormon değerlendirmeleri gündeme gelebilir.
3.Penis Damarları ve Dokusunun Değerlendirilmesi
Penis damar sistemi injeksiyon (prostoglandin, papaverin) testi ve renkli doppler ultrasonografi ile incelenebilmektedir.
Penisin süngerimsi dokusu içine enjekte edilen papaverin veya prostoglandin E1 damar yapısı normal kişilerde penisin sertleşmesini sağlar. Belirli dozda uygulama ile belirli sürede ve derecede sertlik oluşması penis damar sisteminin normal olduğunun göstergesidir.
Penis süngerimsi dokusu ve penis içindeki damarların renkli görüntüleri, damarların genişliği, içinden akan kanın hızı ve başka bir takım özellikler renkli doppler ultrasonografi cihazları ile değerlendirilebilmektedir.
4.Penis Sinirlerinin Değerlendirilmesi
Penis sinir sisteminin değerlendirilmesi en zor ve komplike olanıdır. Gelişmiş bazı cihazlar kullanılarak, penis duyusu, penis sinirlerindeki ileti hızları değerlendirilerek iktidarsızlığın nedeni anlaşılmaya çalışılır.
Ereksiyon bozukluğunun derecesi nasıl belirlenir?
Ereksiyon problemi olan erkeklerde sorunun derecesini belirlemek sorgu formları ve skorlama sistemleri geliştirilmiştir. Uluslararası cinsel işlev indeksi (IIEF) en yaygın kullanılan formdur. Bu formun 5 soruluk versiyonu Türkçe geçerlilik çalışması yapılmış ve kullanılmaktadır. Bu skorlama ile hem ereksiyonun derecesi belirlenmekte hem de tedavinin başarısı objektif olarak takip edilebilmektedir. Sorular son 6 ay içerisinde cinsel yaşam dikkate alınarak yanıtlanmalıdır.
Ereksiyon Sorgulama Formu
Skor Sorunun derecesi
5-7 Şiddetli ereksiyon bozukluğu
8-11 Orta derece ereksiyon bozukluğu
12-16 Hafif-orta derece ereksiyon bozukluğu
17-21 Hafif derece ereksiyon bozukluğu
22-25 Ereksiyon sorunu yok
ORGANİK İKTİDARSIZLIKTA TEDAVİ
Organik iktidarsızlıkta tedavi, sebep olan anormalliğin düzeltilmesine yöneliktir. Tedavi planı hastanın yaşı, eşinin durumu ve tercihlerine göre yapılır.
Organik iktidarsızlığın tedavisinde dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta, her organik iktidarsızlıkta ruhsal faktörler de işe karışabildiğinden, psikojenik iktidarsızlığın tedavisindeki prensipler göz önünde bulundurulmalı ve gereğinde uygulanmalıdır.
Tedavi yöntemlerini üç grupta değerlendirebiliriz.
1. İlaç tedavileri: Hormonlar, sakinleştiriciler ve sertleşmeyi kolaylaştırıcı ilaçlar
2. Enjeksiyon tedavileri ve vakum tedavisi
3. Penis protezleri
İlaç Tedavileri
1-Hormon yetersizliğine bağlı iktidarsızlıkta, eksik hormonun verilmesi ile durum düzelecektir. Özellikle yaşlanma ile beraber testosteron hormonu eksikliği söz konusu olduğunda bu hormon kullanılabilir.
2-Organik impotansa psikolojik, psikiyatrik sorunların eşlik ettiği durumlarda bu yönde ilaçlar denenebilmektedir. Ancak bu ilaçların kendine has yan etkileri bazen olayın daha karmaşık olmasına yol açabilir.
3-Sertleşmeyi kolaylaştırıcı ilaçlar
Viagra (sildenafil), iktidarsızlık tedavisinde kullanılan ilaçların en etkilisidir. İlacın keşfi, bu alanda adeta bir devrim niteliğinde olmuştur. Viagra, milyonlarca insan tarafından kullanılmakla kalmamış, toplumda iktidarsızlık konusunu daha açıkça konuşulur hale getirmiştir. Öyle ki çocuklar dahi viagradan ve iktidarsızlıktan haberdar hale gelmiştir. Daha sonra bu grupta başka ilaçlar da (Cialis, Levitra vb.) kullanıma sunulmuştur.
Sertleşmeyi kolaylaştırıcı ilaçlar
Etki mekanizması?
Cinsel uyarılma olduğu zaman, penis sinirleri ile gelen uyarılar, penisin süngerimsi dokusu içinde bazı kimyasal maddelerin açığa çıkmasına yol açar. Bu maddeler (Nitrik Oksid) damarlarda genişlemeye neden olarak daha fazla kanın penise gelmesini sağlar. Aynı zamanda süngerimsi dokudaki genişleme ile kan peniste birikir. Sonuçta penis sertleşir. Cinsel uyarı sona erdiğinde, sertleşmeyi sağlayan maddeler bazı enzimlerle yok edilir. Penis sertliği kaybolur. Penisin sertleşmesine neden olan maddeleri ortadan kaldıran enzim, ilaçla etkisiz hale getirilirse penis sertliği daha kolay oluşur ve daha uzun sürer. İşte bu grup ilaçlar bu enzimi etkisiz hale getirerek etkili olmaktadır.
Serleşmeyi kolaylaştırıcı ilaçların etkili olması için cinsel uyarılma şarttır. Cinsel uyarılma olmadıkça serleşmeyi kolaylaştırıcı ilaçlar peniste hiç bir değişikliğe neden olmaz. Çünkü yukarıda belirtildiği gibi, peniste sertleşmeyi sağlayan kimyasal madde cinsel uyarılma ile açığa çıkmalı ki, ilaç açığa çıkan maddenin kaybolmasını önleyebilsin. Aşırı stres ve ağır ruhsal sorunları olan bazı erkeklerde cinsel uyarılma hiç oluşmamakta ve bu nedenle ilaç etkili olamamaktadır.
Serleşmeyi kolaylaştırıcı ilaçlar her tür iktidarsızlıkta kullanılabilir mi?
Bu ilaçlar hemen her tür iktidarsızlıkta kullanılabilirse de iktidarsızlığın altta yatan sebebine göre etkinlik derecesi değişmektedir. Psikojenik iktidarsızlıkta, organik iktidarsızlığa göre daha etkilidir. Penis sinirleri harap olmuşsa, damarlar tıkalıysa veya süngerimsi doku özelliğini kaybetmişse ilaç etki etmeyecek veya etkisi yetersiz kalacaktır.
Serleşmeyi kolaylaştırıcı ilaçlar nasıl kullanılır?
İlaçlar, ağız yoluyla alındıktan 30-60 dakika sonra etkisini göstermeye başlar ve etkisi ilacın cinsine göre yaklaşık dört saat veya 36 saat devam eder. Bu nedenle, ilişkiden yaklaşık bir saat önce alınmalıdır. Bu ilaçların her gün kullanılan formları da üretilmiştir. İlacın dozu hekim tarafından tespit edilmelidir.
Serleşmeyi kolaylaştırıcı ilaçların yan etkileri nelerdir?
İlacı kullananların yaklaşık %16-30’unda hafif baş ağrısı ortaya çıkmaktadır. Nadiren görme fonksiyonunda geçici değişiklikler söz konusudur. Daha çok mavi-yeşil görme, ışığa karşı hassasiyet görülmektedir. Seyrek olarak hazımsızlık, yüzde kızarma ve burun tıkanıklığı gibi şikayetlerin gözlendiği bildirilmektedir.
Serleşmeyi kolaylaştırıcı ilaçlar hangi durumlarda kullanılmamalıdır?
Bazı tansiyon ilaçları (Nitrat içeren) kullananlar bu ilaçları alırlarsa tansiyonda ani düşme ortaya çıkabilir. Çünkü hem nitratlı ilaçlar hem de ilaç damarlarda genişleme yapmakta, beraber alınınca etkileri artmaktadır.
Enjeksiyon Tedavileri
Penisin süngerimsi dokusu içine uygulandığında, peniste sertleşmeye neden olan bazı maddeler (papaverin, prostoglandin E, gibi) mevcuttur. Bu ilaçlar, cinsel ilişki öncesinde, hastanın kendisi tarafından penis içine enjekte edilir. İlaçlar doza ve hastalığın özelliğine bağlı olarak yaklaşık bir saat peniste sertleşme sağlayabilmektedirler. Oluşan sertlik ile cinsel ilişki sağlanır. Ancak, her cinsel ilişkide ilaç kullanmak gerekir. Bu yöntemle, yıllarca cinsel yaşamını devam ettiren erkekler mevcuttur.
Her defasında hastanın kendi kendine iğne yapma zorunluluğu bu tedavinin istenmeyen yanıdır. Enjeksiyon tedavisindeki hastalar sürekli hekim kontrolünde olmalıdırlar. İlaçtan sonra, penis sertliği uzun süre devam ederse hekim müdahalesi gerekir. Uzun süre kullanımda, penis zarlarında kalınlaşma ve eğrilik ortaya çıkabilir. Penis dokusu ve kan damarlarında ileri derecede hasarın olduğu iktidarsızlık durumunda, enjeksiyon tedavileri ile netice alınamamaktadır.
Vakum Tedavisi
Penisin üzerine geçirilen cam bir fanusa negatif basınç uygulandığında, penis içine giren kan miktarı artmakta ve peniste sertleşme oluşmaktadır. Sertleşmiş penisin dibine yerleştirilen, boğucu elastik bir bandaj ile sertlik 20-30 dakika devam ettirilebilmekte ve böylece cinsel birleşme gerçekleştirilebilmektedir. Her cinsel ilişki öncesinde cihaz kullanımının şart oluşu, oluşan sertliğin, normal sertliğe göre soğukluğu cihazların tercihini azaltmaktadır.
Penis Protezleri
Hasar ileri derecede ve geri dönüşümsüz ise ve diğer tedaviler ile başarı sağlanamamışsa, penis protezleri kullanılır. Protezler, penisin süngerimsi dokusunun içine yerleştirilmekte ve burada sürekli kalmaktadır.
Protezlerin bükülebilen, yarı sert ve şişirilebilen tipleri mevcuttur. Sert tiplerinde, penis sürekli sert ve büyük kalmakta, bu nedenle tercih edilmemektedir. Şişirilebilen tipte, normalde protezin içi boş durmakta ve dolayısı ile penis yumuşak kalmaktadır. Gerektiğinde, protezdeki bir mekanizma harekete geçirilmekte ve protez sertleştirilebilmektedir.
Penis protezleri iktidarsızlıkta son çare olarak düşünülmelidir. Protez, penisin sertleşen süngerimsi dokusu içine yerleştirildiğinden, takılırken bu doku tamamen harap olmaktadır. Hasta protezden memnun kalmazsa veya başka bir nedenle protez çıkartılması gerekirse, başka tedavi alternatifi kalmaz.
Protezlerin cinsel istek, uyarılma ve orgazma etkisi yoktur. Sadece ilişkiyi gerçekleştirecek derecede bir sertlik sağlarlar. Cinselliğin diğer fazları, hastanın önceki durumunda olduğu gibi devam eder.
ORGAZM VE BOŞALMA BOZUKLUKLARI
Erkekte orgazm ve boşalma, hemen daima eş zamanlıdır. Orgazm olamama sorunu, erkeklerde kadınlara kıyasla çok daha seyrektir.
Orgazm Olmadan Boşalma
Bazı erkekler boşalma sırasında orgazmın hazzını ve sonundaki rahatlama duygusunu hissetmezler. Genellikle bu tip şikayetlerde, meninin fışkırır tarzda değil de, akma tarzında gelişi söz konusudur. Boşalma sırasında meninin fışkırma gücü, cinsel uyarılma ve cinsel gerilimle orantılıdır. Cinsel zevk duyularının algılanamadığı, sertleşmenin problemli olduğu erkeklerde bu tip bir boşalma görülebilmektedir. Genelde bu durum vücuttaki bir rahatsızlıktan olmayıp ruhsal kaynaklıdır.
Orgazm Olamamak (Boşalamama)
Orgazm olamama hemen daima boşalamama ile birlikte görülür. Bu durum tamamen ruhsal nedenlerden kaynaklanabildiği gibi boşalmayı kontrol eden sinirsel yapıların hastalıklarından ve bazı ameliyatlardan sonra görülebilir.
Ruhsal nedenli orgazmsızlığa, erkeğin cinsel ilişki sırasında boşalma ve orgazm üzerine odaklanması, bunun için uğraşması ve stresi neden olabilir.
Boşalma için, meninin önce arka idrar yolu ve meni kanallarında birikmesi, daha sonra idrar yolu ve meni kanallarının hızla kasılması gereklidir. Meninin birikmesi ve kasların kasılarak dışarıya fışkırması sinir sisteminin kontrolündedir. Burada rol oynayan sinirlerin hastalıklarında, bu sinirlerin zedelenmesine yol açan ameliyatlar ve kazalar neticesinde boşalma gerçekleşememektedir.
Kuru Boşalma
Boşalma sırasında, arka idrar yolunun mesane tarafındaki büzüğü (sfinkter) kapanır, dış taraftaki büzük ise açılır. Bu sayede meni dışarı fışkırır. Mesane tarafındaki büzük kapanmaz ise, meni boşalma sırasında mesaneye kaçar, dışarı çıkmaz. Ancak orgazmın hazzı ve rahatlama duygusu normal olur. Üreme problemi dışında başka sorun oluşturmaz.
Kuru boşalmaya, bölgenin sinir sistemini etkileyen bazı hastalıklar (şeker hastalığı, alkolizm) ve bu bölgede yapılan ameliyatlar (prostat ameliyatları, mesane çıkışını ilgilendiren ameliyatlar) neden olmaktadır.
Ağrılı Boşalma
Boşalma sırasındaki ağrı, genellikle prostat ve sperm kanallarındaki iltihaplanmalardan dolayı meydana gelir. Aşırı bir ağrı olmamakla beraber huzursuzluk vericidir. Sebebin tedavisi ile ağrı da ortadan kalkar.
ERKEN BOŞALMA
Erken boşalma erkeklerin çoğunda şikayet konusu olmasına rağmen, bu şikayetlerin bir çoğu gerçek anlamda erken boşalma olmayıp, yanlış beklenti ve tanımlamalardan kaynaklanmaktadır.
Cinsel ilişkide, erkeğin kontrolü dışında boşalma olmasını erken boşalma olarak tarif edebiliriz. Bazen erken boşalma o kadar ileri derecededir ki, daha cinsel ilişkiye başlamadan boşalma olabilir. Bazen birleşmenin ilk birkaç hareketinde veya ilk saniyelerinde boşalma olabilir.
Tıbbi tanımıyla erken boşalma, sürekli olarak veya tekrarlayıcı biçimde çok az bir uyarılma ile ve kişinin istemesinden önce, vajinaya girme öncesi, girer girmez ya da hemen sonra boşalmanın olmasıdır. Objektiflik açısından, vajinal cinsel ilişkiyi 1 dakikadan fazla sürdüremeden boşalmanın olması durumuna erken boşalma tanısı konulması önerilmektedir. Bu süre bazılarına göre 2 dakikadır.
Boşalma Nasıl Kontrol Edilebilir?
Erkekte cinsel uyarılmanın belli bir dereceyi aştığında boşalma ile neticelenir. Boşalmayı kontrol edebilmek için cinsel uyarıları kontrol etmek şarttır. Cinsellik sırasında cinsel uyarılmayı arttıran hareketler, boşalma hissi ve boşalma başlamadan önce azaltılırsa veya durdurulursa, boşalma olmayacaktır. Boşalma hissi azaldığında, uyarıcı hareketlere tekrar devam edilebilir. Neticede erkeğin arzu ettiği zamanda ve kendi kontrolünde boşalma gerçekleşir.
Erken Boşalmada Neler Yapılmaktadır?
1-Geciktirici Sprey-Krem
Bu ürünler genelde lokal anestetik maddeler ihtiva ederler. Bunlar, penis başına sıkıldığında veya sürüldüğünde cildin hissizleşmesini sağlarlar. Hissin azalması, cinsel uyarıların daha az algılanmasına neden olur. Neticede boşalmanın gecikmesi beklenir.
2-Prezervatif ve Erken Boşalma
Geciktirici maddelerin etki mekanizmasında olduğu gibi prezervatifin uyarıları azaltacağı ve boşalmayı geciktireceği düşünülmektedir. Ancak etkisi sınırlıdır.
3-Başka Birşey Düşünmek
Cinsel ilişki sırasında, cinsellik dışında başka bir şey düşünüldüğünde, cinsel uyarılmanın azalacağı, böylece ilişki süresinin uzayacağı ve boşalmanın geç olacağı iddia edilmektedir. Bu yöntemin, erken boşalmaya çare olması bir yana, ilişkinin cazibesini de ortadan kaldırması söz konusu olabilir.
4-Farklı Pozisyonlar
Erkek, cinsel ilişki hareketlerini kendi kontrol edebildiği ölçüde, boşalma zamanını daha iyi belirleyebilir. Bazı pozisyonlarda erkek, çok fazla uyarılma hisseder ki bu durumlarda boşalmasını kontrol etmesi zordur.
5-Dur Devam Et Tekniği
Her erkek için cinsel uyarılmanın bir eşik değeri vardır. Bu eşik değer aşıldığında boşalma meydana gelir. Boşalma hissi olduğunda durulur, bir müddet sonra ilişkiye devam edilir. Dur devam et tekniği ile boşalmanın kontrolü, bugün için cinsel tedavi kliniklerinde en çok uygulanan ve boşalmanın kontrolünde zaman içinde en iyi başarıyı sağlayan yöntemdir.
6-Sıkma Tekniği
Dur-devam et yöntemiyle beraber kullanılan bir metottur. Erkek eğer ilişki sırasında boşalma hissini, durmasına rağmen ortadan kaldıramıyorsa, penisinin başını iki parmağı ile acıyıncaya kadar sıkar. Bunun neticesinde sertleşmede biraz azalma ile beraber boşalma hissi kaybolur. Daha sonra ilişkiye devam edilir.
7.İlaç Tedavileri
Erken boşalmada en sık kullanılan ilaçlar antidepresan denen psikiyatride depresyonda kullanılan ilaçlardır. Bu ilaçların kullanım endikasyonu depresyondur. Ancak yan etki olarak boşalma süresini uzattığı ortaya çıktıktan sonra erken boşalma tedavisinde kullanım alanı bulmuştur. Antidepresan ilaçlar iki türlü kullanılmaktadır. Birinci türede ilaç sürekli kullandırılır. İkincide cinsel ilişki öncesi (1, 2 saat) kullandırılır. Sürekli kullanımın daha etkili olacağı kabul edilse de depresyon ilaçlarını yan etkilerine katlanmak zorunluluğu sorun oluşturur. İhtiyaç halinde, cinsel ilişki öncesi kullanım yöntemi daha çok kabul görmektedir. Bu ilaçlarla ereksiyon süresinin önemli ölçüde arttığı gözlenmektedir. Ancak başarısı yaklaşık %50 seviyesindedir.