Prof. Dr. Ali İhsan Taşçı
+90 545 393 60 60
Zuhuratbaba Mahallesi, İncirli Caddesi, No: 89, Bayrak Apartmanı, Kat: 4, Daire: 9, Bakırköy, İstanbul
Penisin gövdesini saran ileri derecede elastik derinin, uçta penis başını saran serbest kısmına sünnet derisi denir.
Yeni doğanda sünnet derisi kısmen penis başına yapışıktır. Zamanla bu yapışıklık ayrılır. Bu deri zorla ayrılmaya çalışılmamalıdır. Çocuğun temizliği sırasında hafif geri itmelerle ve zamanla serbest hale gelecektir.
Sünnet derisinin ucundaki deliğin dar oluşudur. Bu darlık idrar yapmada zorluğa ve geriye itilip temizlik yapılamadığından bu bölgede iltihaplanmalara neden olabilir.
Bu deliğin dar oluşu doğumsal olabildiği gibi, daha büyük bir ihtimalle, deriyi geri itmek veya deliği genişletmek için yapılan zorlayıcı girişimlere bağlıdır. Dar olan sünnet derisi geriye itilir ve daha sonra normal haline getirilmezse, deri penisin başına baskı yapar, adeta onu boğar. Ağrı ve şişmeye neden olan bu durum acil müdahaleyi gerektirdiğinden önemlidir.
Penisin uç kısmındaki sünnet derisinin kesilerek çıkartılmasına sünnet adı verilmektedir. Yüzyıllardır uygulanan sünnet, günümüzde de, teknik yöntemlerdeki bazı değişikliklerle, yaygın biçimde uygulanmaktadır.
Sünnetin gereksizliği ve zararlarından bahisle aleyhinde olanlarla, faydalarından söz ederek sünneti savunanların tartışmaları eskiden beri süregelmektedir. Müslüman ve yahudiler sünneti, faydalarını düşünmekten ziyade dini inançlar ve gelenekler nedeniyle uygulamaktadırlar. Son yıllarda batıda da faydaları nedeniyle sünnet uygulamaları hızla artmaktadır.
Sünnet törenleriyle, hediyeleriyle ve korkularıyla çocuğun dünyasında önemli bir yer tutar. Sünnetin uygulanmasındaki yanlış tutumlar ve sünnet hataları çocuğun duygusal gelişiminde olumsuz etki bırakabilir. Bu nedenle sünnetin tören kısmına verilen önem kadar, sünnetin tıbbi ve ruhsal yönlerine de önem vermek gereklidir.
Sünnet ya çocuğun ne olduğunu anlayamayacağı kadar küçükken ya da iletişim kurulabilecek çağlarda (6-7 yaşından sonra) yapılmalıdır. Doğumdan sonra ilk günlerde yapılacak sünnette, çocukta korku olmadığından psikolojik travma olmaz. Ayrıca ilk günlerde yapılacak sünnet, idrar yollarında enfeksiyon riskini azaltmaktadır. Ara yaşlarda çocuğa sünneti, sünnetin gerekliliğini anlatmak ve ondan anlayış beklemek zordur.
Sünnetten önce çocuk, gerçek bilgilerle bilgilendirilmelidir. Çocuklara “Sünnet olmayacağı, iğne, kesme gibi işlemler yapılmayacağı, sadece muayene olup gidecekleri” yönünde kandırmalar sık yapılmaktadır. Bu durumda çocuk, gerçekle karşılaştığında korkusu daha da artmakta, ebeveynine güveni azalmaktadır.
Çocuğa “Penisinin uç kısmındaki fazla derinin alınması gerektiği, her erkeğin sünnet olduğu, sünnet yapılırken iğnenin hafif bir ağrısı olabileceği ancak buna dayanabileceği” gibi gerçekçi açıklamalar uygun olacaktır.
Sünnet ameliyathanede veya bu iş için hazırlanmış tam teşekküllü ortamlarda yapılmalıdır. Sünnet sırasında ortaya çıkabilecek acil durumlar için gerekli ilaç ve malzemeler hazır bulundurulmalıdır. Ev ortamı, düğün salonları ve açık alanlar sünnet için uygun değildir.
Toplu sünnetlerde her çocuğa gerekli duygusal ve teknik özenin gösterilmesi, her çocuk için ayrı steril alet temini zordur. Kargaşa ortamında hatalı sünnet ve enfeksiyon ihtimali daha fazladır. Steril olmayan bir aletle onlarca çocuğa hepatit virüsü gibi enfeksiyonların bulaşma riski korkutucudur.
Sünnet üroloji, çocuk cerrahisi uzmanlarınca ya da bu konuda eğitimli olan bir hekim tarafından yapılmalıdır. Sünnet, önemli bir cerrahi işlemdir. Dikkatsiz ve tecrübesiz ellerde yapılan sünnette hata ihtimali yüksektir. Uygulamada sünnetlerin büyük kısmı “sünnetçi” diye tanınan, hastanede çalışan personeller veya yardımcı sağlık elemanları tarafından yapılmaktadır. Günümüzde hekim dışındaki kişilerin sünnet yapma yetkisi mevcut değildir.
İdeal olanı, çocuktaki her cerrahi işlemde olması gerektiği gibi sünnetin de genel anestezi altında yapılmasıdır. Fakat gerçekçi olunursa bunu her çocuğa uygulamanın günümüzde mümkün olmadığını görürüz. Penisin çevresine yapılan uyuşturucu iğnelerle ağrı duyusu tamamen kaldırılarak sünnet yapılabilmektedir. Lokal anestezi dediğimiz bu işlemi çocuğun kabullenmesi şarttır. Çok korkan çocukta şartları zorlayıp genel anestezi ile sünnet tercih edilmelidir.
Sünnet yöntemi konusu açılınca, eski sünnetlerin faziletlerini anlatanlara ve modern sünneti eleştirenlere sıkça rastlanır. Bunun en büyük nedeni, eski sünnetçilerin sünnet derisini kesip, üzerine yara tozunu dökerek işlemi çok kısa zamanda bitirmesi, hekimlerin sünnetinin uzun sürmesidir. Sünnet teknikleri farklılıklar arz etse de yapılması ve yapılmaması gerekenler ortaktır:
Çocuğun sünnet esnasındaki aşırı korkuları, “Hadım edilme kompleksi” denen duyguları ortaya çıkaracağı ve bunun erişkin yaşamdaki cinselliği etkileyebileceği ileri sürülmüşse de bunun bilimsel bir kanıtı yoktur. Gerçek değildir.
Sünnet taraftarlarının, sünnetin erken boşalmayı engellediğini, sünnet aleyhtarı olanların da sünnetin erken boşalmaya neden olduğunu iddia etmelerinin de bilimsel bir temeli yoktur. Erken boşalmaya farklı nedenler ve mekanizmalar sebep olmaktadır.
Sünnet hatalarının, şekil bozukluklarının erkekte kendine güven duygusunun azalmasına, yetersizlik hissetmesine yol açarak cinsellikle ilgili olumsuzluklara neden olma ihtimali mevcuttur. Bu nedenle sünnet hatalarının düzeltilmesi ve çocuğa duygusal yönden destek olunması gereklidir.
1) Sünnet öncesi penis, anomaliler ve enfeksiyon yönünden muayene edilmelidir.
2) Sünnet cerrahi bir işlemdir. Tüm cerrahi işlemlerde olduğu gibi gerekli tıbbi tetkikler yapılmalı, steril şartlar sağlanmalı ve gerekli önlemler alınmalıdır.
3) Kilolu çocuklarda penis gövdesinin dışarıda olmaması olarak tanımlanan “Gömük penis” olan çocukların sünneti yapılmamalıdır.
4) Toplu sünnetler birçok yönüyle sakıncalar oluşturduğundan yapılmamalıdır.
5) Sünnette kesim için monopolar elektrokoter kullanılmamalıdır.
6) Lokal anestezide kullanılan ilaç adrenalin içermemelidir.
7) Sünnet pansumanı penisin kan dolaşımını bozacak sıkılıkta olmamalıdır.
8) Sünnet sonrası bakım ve kontroller hekimin nezaretinde ve belirleyeceği zamanlarda yapılmalıdır.